Ahşabın yapı malzemesi olarak kullanılmaya başlaması tarihi, beton ve çeliğe oranla çok daha eskidir. Tarihi, kendilerini vahşi hayvanlardan korumak isteyen ilkel insanların ağaçlarla tırmanmasıyla başlar. ilkçağ insanın barınma gereksinimlerini karşılamak amacıyla kullandığı doğal bir yapı malzemesi olmuştur.

Ağaç kavuklarında başlayan barınma macerası daha sonra saz, kamış gibi malzemelerle destek bulmuş, en sonunda da ahşap yığma ve karkas sistemine geçilmiştir. Ahşap, zaman içinde kullanım biçimleri ve tekniğinde ciddi boyutlarda değişim göstermemesiyle de ilginç bir malzeme olarak diğerlerinden ayrılır. Örneğin ahşap çatı kuruluşunda ilk defa “Frigya’da”kullanılmış olan teknikler ile bu günkü geleneksel teknikler birbirine çok benzer.

Ahşabın Anadolu’daki ilk örnekleri deyince akla ilk gelen Ege Bölgesi’ndeki Dorik tapınaklarıyla, İÖ. 600-200 yıları arsında kayalara oyulan basit odalardan oluşan Güneybatı Anadolu’daki “Likaya Mezarları” olur.

Ahşabın yapılarda taşıyıcı iskelet malzemesi olarak kullanılmasındaki en temel gelişme, geçtiğimiz yüzyılın başlarına rastlar. Artan ve gittikçe yaygınlaşan sanayileşmenin ortaya çıkardığı ihtiyaçlar ile I. Dünya Savaşı öncesi ve savaş yıllarında değerli bir silah hammaddesi olan çeliğin yapı alanından çekilmesi, ahşap malzemenin farklı fonksiyonlardaki yapılarda ve daha rasyonel olarak kullanılması zorunluluğunu beraberinde getirir.

Dolayısıyla, bugün kullanılan modern bileşim elemanlarının birçoğunun bulunması, ahşabın çeşitli dış etkilere karşı korunmasını sağlayan malzemelerinin ve kullanma yöntemlerinin geliştirilmesi de bu döneme rastlar.
Endüstri Devrimi sonrasında malzeme teknolojisindeki gelişmelere paralel olarak mimari anlayış belirli ölçüde özgürlük kazanır. Gelişen ekonominin ve teknik imkanların etkisiyle doğal ahşap yeniden yorumlanarak, ahşaptan yeni kompozit ürünler elde edilmeye başlanır. Endüstrinin gelişimiyle yeni boyutlar kazanan ahşap malzemenin kullanım alanı genişlemiş ve esneklik kazanmıştır.

Kaplama levhalar 1840 tarihinden sonra mobilyacılıkta endüstrileşme başlangıcı geliştirilmişse de, MÖ. 1500 yılında Mısır Firavunu Tutankamen’nin mezarında bulunan fildişi kakmalı abanoz ile sedir ağacı ile kaplanmış bir sandık, bu tekniğin çok eskilerde de bilindiği kanıtlanmaktadır. Yine M.S. VI. Yüzyılda Japonya’da kullanılan ağır kağıtlarda, bugün üretilen lif levhalarla benzerlik gösterir.
Gelişen teknoloji ahşabın korunması konusunda da kendini göstermiş; doğal ahşap malzemenin rutubet deformasyonunu gidermek, yanmazlığını sağlamak ve mikroorganizmalara karşı direncini artırmak amacıyla yöntemler geliştirilmiştir.

Ahşap malzemenin yeniden organizasyonu ile ilgili, geliştirilen ilk ahşap talaş levhalar 1908’de Avusturya’da; ilk lif levhalar 1915’te Amerika Birleşik Devletleri’nde; ilk yonga levhalar ise 1941’de Almanya’da üretilmiştir. Endüstriyel ahşap malzeme türlerinin geliştirilmesi, yapılarda ahşabın yeni kullanım alanlarının doğmasıyla sonuçlanmış.

Share